SORU 1:
Sayın Bakanım, gerek eğitim hayatınız gerekse iş hayatınız boyunca, sizi son derece başarılı geçmişinizle tanıyoruz. Millî Eğitim Bakanı olarak bu bağlamda vizyonunuzu nasıl tanımlıyorsunuz?
CEVAP 1:
Kuşkusuz bir ülkenin geleceği, iyi eğitim alan, nitelikli insan gücüne bağlıdır. Çünkü Türkiye’yi zengin, güçlü ve mutlu insanların yurdu haline getirmek, vatandaşlarımızı en yüksek insani gelişmişlik seviyesine çıkarmak ancak eğitimle mümkündür. Kaliteli bir eğitim ve eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak bizim değişmez hedefimizdir.
Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür; öğrenmeyi öğrenen, bilim ve teknolojide geleceğe yön veren, özgüven içinde yeteneklerine ve eğitimlerine uygun eğitim almasını istiyoruz ve bunun için büyük çaba harcıyoruz.
Eğitim sistemimiz içinde evlatlarımıza maddi değerlerin yanı sıra manevi değerleri de veriyoruz. Her şeyi özetleyen bir örnek vermek istiyorum: Sokakta bulduğu altını sahibine teslim eden öğrencilerimiz var. Bu da bize gösteriyor ki manevi değerler eksik olsa bu yapılmazdı.
Dolayısıyla bizler milletine, devletine, bayrağına sahip çıkan, millî ve manevi değerlerine bağlı, çağın gerektirdiği bilim ve teknoloji ışığını sentezlemiş nesiller yetiştirmek istiyoruz. Bizim hedefimiz budur.
SORU 2:
Milletvekili seçildikten sonra bir gün bakan olabileceğinizi hiç düşündünüz mü? Millî Eğitim Bakanı olarak tekrar görevlendirildiğinizi öğrendiğinizde ilk olarak neler hissettiniz?
CEVAP 2:
Bu ülkeye, bu aziz millete bir Bakan olarak hizmet etmek büyük bir onur vesilesidir.
Fakat şunu da belirtmeliyim ki kabineyle ilgili takdir Sayın Başbakanımıza, onay da Sayın Cumhurbaşkanımıza aittir. Dolayısıyla bize tekrar kabinede yer vererek bu makamı layık gördükleri için kendilerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Görev ve sorumluğumuzun büyük aynı zamanda kutsal olduğu bilinciyle bu aziz millete hizmet etmek için daha fazla gayret göstereceğiz inşallah.
SORU 3:
Dünya ülkeleriyle bir kıyaslama yapacak olsak, ülkemizdeki eğitim sisteminde özel öğretim okullarının mevcut durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Sivas ölçeğinde bir değerlendirme yapmak gerekirse özel öğretimin niteliği ve niceliği hangi düzeydedir?
CEVAP 3:
Dünya genelinde gelişen teknoloji ve artan nüfusla birlikte eğitime duyulan ihtiyaçlar doğru orantılı olarak karşılanamıyor. Eğitime yapılan harcamalar her yıl giderek artmakla birlikte ihtiyaçları karşılamak için özel sektöre yönelmek de bir alternatif olarak değerlendiriliyor.
Eğitime duyulan talebin hızla artması eğitimi sunma sorumluluğunu üstlenen devleti finansal açıdan zorlamaktadır. Özel okulların yaygınlaşması hem devleti finansal açıdan rahatlatması hem de eğitim sektörü için yeni kaynakların yaratılmasını sağlaması yönleriyle dünyada desteklenen bir olgudur. Dolayısıyla ülkemizde giderleri devlet bütçesinden karşılanmayan, devletin gözetiminde ve Millî Eğitim Bakanlığının öğretim programları doğrultusunda faaliyet gösteren, özel girişimciler tarafından kurulan ve yönetilen eğitim-öğretim kurumları olan özel okullar, ülkemizde eğitimin kalitesine ve nitelikli insan gücünün yetiştirilmesine katkı sağlıyor.
Bu kapsamda örgün öğretime devam eden tüm öğrencilerin içinde özel okullara devam edenlerin oranı yaklaşık yüzde 7,6 olmakla birlikte bu oranın özel okulların teşvik edilmesine yönelik çalışmalar neticesinde 2023’e kadar yüzde 15’e yükselmesi öngörülüyor. Ülkemizdeki nüfus artış hızı, ekonomik güç ve sektörün büyüdüğü dikkate alındığında,
Bakanlığımız tarafından yürütülen özel okullara devam eden öğrencilere yapılan eğitim öğretim desteği uygulaması, özel okullaşmanın desteklenmesinde önemli bir artı olarak kabul ediliyor.
Bakanlığımız ayrıca 2012-2013 öğretim yılından bu yana organize sanayi bölgeleri içinde, 2016-2017 öğretim yılından itibaren ise bu bölgeler dışında açılan özel mesleki ve teknik eğitim okullarında öğrenim gören öğrencilere de eğitim ve öğretim desteği veriyor.
Sivas için Özel öğretimi değerlendirdiğimizde mevcut 8 özel okul öncesi kurumu, 7 özel ilkokul, 7 özel ortaokul, 6 özel Anadolu lisesi, 3 özel fen lisesi, 3 özel mesleki ve teknik Anadolu lisesi ve 1 temel lise olmak üzere toplam 35 özel okul ilimizde eğitim öğretim hizmetlerinin yürütülmesine katkı sağlıyor. İlimizde ayrıca 12 özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi, 21 muhtelif kurs, 29 özel motorlu taşıt sürücüleri kursu, 6 özel öğretim kursu ve 46 özel öğrenci barınma hizmeti veren kurum bulunuyor. Sivas’ta bulunan tüm öğretim kurumları içinde özel öğretim kurumlarının payına bakılacak olursa bu oran yaklaşık yüzde 12,5’e karşılık geliyor.
SORU 4:
Yine TED Sivas Koleji’nin açılış töreni kapsamında Okulumuzdaki satranç sınıfımızı ziyaret edip öğrencilerimizle satranç oynamıştınız. Başarılı bir satranç oyuncusu olduğunuzu görmekten büyük memnuniyet duymuştuk. Satranç oynamaya ne zaman ve nasıl başladınız? Satranç sporunun okullarımızda yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi, bunun sonucunda da gerek Avrupa ve gerekse Dünya dereceleri yapacak satranç oyuncularının yetiştirilmesinin sağlam alt yapısının oluşturulması konusunda neler düşünüyorsunuz?
CEVAP 4:
Satranç, analitik zekânın gelişmesinden sosyalleşmeye kadar birçok yeteneğin gelişmesine katkı sağlamakta aynı zamanda özgüven duygusunu geliştirirken muhakeme gücünü de geliştirmektedir.
Hızlı ve doğru karar verme becerisini geliştiren, başarının sistemli ve uzun çalışma sonucunda elde edildiği deneyimini yaşatan, planlı olma, soyut düşünme gibi birçok olumlu becerileri geliştiren ve evrensel bir spor oyunu olan satranç, eğitim çalışmalarımızda önemli bir yer tutuyor.
Bu önem doğrultusunda ulusal ve uluslararası düzeyde düzenlenen satranç turnuvalarında öğrencilerimiz büyük başarılar elde ettiler. Okullarımızda satranç çalışmalarına yönelik etkinlikler; Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği kapsamında yürütülmektedir.
Bununla birlikte okullarımızda “Ders Dışı Egzersiz Çalışmaları” başlığı altında beden eğitimi öğretmenleri, yan alanı beden eğitimi olan ya da kamu kurum ve kuruluşlarınca düzenlenen kurslardan belgesi olan, ulusal veya uluslar arası düzeyde yarışmalara hakem, antrenör olarak katıldıklarını belgelendiren, alan öğretmenleri tarafından satranç çalışmaları yürütülüyor.
SORU 5:
Dünyada ve ülkemizde eğitimle ilgili söylenmiş birçok özlü söz bulunmaktadır. Eğitimle ilgili özlü sözlerden sizin en çok beğendiğiniz birkaçını bizimle paylaşır mısınız?
CEVAP 5:
Eğitimle ilgili pek çok özlü söz vardır. Ancak birçok platformda tekrar ettiğim bir söz vardır, onu burada da kullanmak isterim: “Eğitime önem veren, her şeye önem vermiş demektir; eğitimi ihmal eden her şeyi ihmal etmiş demektir.
Her işin başı eğitimdir.”
SORU 6:
Son olarak TED ailemize mensup tüm öğrenci, öğretmen ve velilerimize iletmemizi istediğiniz bir mesajınız var mı?
CEVAP 6:
Milli kültürümüzü yaşatmanın en temel yolu eğitimdir. Gelecek nesillerimize binlerce yıllık birikimimizi, kültürümüzü, tarihimizi, bizi biz yapan değerlerimizi eğitim kurumlarımız ve öğretmenlerimizle birlikte atacağımız adımlarla aktarabileceğimizin bilincindeyiz. Bu bilinçle evlatlarımızı yetiştirmek ve ülkemizi çağın ilerisine taşımak için çıktığımız bu yolda tüm gayretimizle omuz omuza birlikte yürüyeceğiz.
Bilgi çağında okuyan, araştıran, bilgi ve becerilerini daima yenileyen bireyler yetiştirmek bizlerin geleceğe daha emin adımlarla ilerlememizi sağlayacaktır. Bu ülkenin yarınları gözbebeğimiz evlatlarımızdır. Güçlü yarınlarımızın teminatı olan değerli evlatlarımızın donanımlı, dünyayı takip eden, çağımızın tüm yeniliklerine hâkim, yarınlarımıza yön verecek bireyler olarak yetişmesi geleceğimiz için büyük önem taşımaktadır.
Nesillerimizi yetiştirmek için özveriyle yürüttüğünüz tüm çalışmalarınızı ve azminizi takdir ediyor, gayretlerinizi yürekten destekliyorum. Eğitim öğretim yılı boyunca öğrencilerimizi en iyi şekilde yetiştirmek için göstereceğiniz tüm gayretler için de teşekkür ediyorum.